Karaciğer iltihabına yol açan bir virüstür. Hepatit b virüsü, HBV adı verilen virüsün neden olduğu enfeksiyonu ifade eder. Bu virüs, kan yoluyla, cinsel temas yoluyla veya enfekte anneden bebeğe geçebilir. Enfekte olmuş kişilerin kanı, vücut sıvıları ve cinsel salgıları enfeksiyonu yayabilir. Enfeksiyonlar genellikle belirti göstermeden veya hafif semptomlarla başlar, ancak bazı insanlar için enfeksiyon ciddi olabilir ve kronik hale gelebilir.
Hepatit B Virüsü Belirtileri Nelerdir?
Hastalığın belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve bazı insanlar hiçbir semptom yaşamadan taşıyıcı olabilirler, ancak, hastalık semptomlar gösterdiğinde genellikle bu belirtiler ortaya çıkar: Genel halsizlik, yorgunluk hissi ve enerji kaybı sık görülen belirtilerdir. Yemek yeme isteğinde azalma veya iştah kaybı olabilir. Mide bulantısı hissi ve bazen kusma görülebilir. Sağ üst karın bölgesinde ağrı veya rahatsızlık hissi olabilir. İdrar rengi koyu renkli veya çamurumsu bir görünümde olabilir. Açık renkli dışkılama veya kil renkli dışkılama görülebilir.
Gözlerde ve ciltte sararma (icterus) görülebilir. Bu durum karaciğerin etkilenmesi sonucu bilirubin adı verilen bir madde biriktiğinde ortaya çıkar.
Unutulmaması gereken önemli bir nokta, bazı kişilerde enfeksiyonun belirtiler göstermeden ilerleyebileceğidir. Bu durum çoğu zaman kendi kendine iyileşebilirken bazı kişilerde kronikleşebilir ve uzun vadede ciddi karaciğer sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, hepatit b virüsü yaşanan kişiler için aşılanma ve risk faktörlerini azaltma önemlidir.
Eğer bu hastalığın şüphesi varsa veya yukarıda belirtilen semptomları yaşıyorsanız, bir sağlık profesyoneline başvurmanız önemlidir.
Sebep Olan Faktörler Nelerdir?
Sebep olan faktörler şunlardır: Cinsel temas yoluyla bulaşabilir. Enfekte bir kişiyle korunmasız cinsel ilişki sırasında virüsün bulaşma riski yüksektir. Enfekte kan veya kan ürünlerinin bulaşmasıyla da yayılabilir. Özellikle tıbbi prosedürler sırasında steril olmayan iğnelerin veya tıbbi ekipmanın kullanılmasıyla enfeksiyon riski artabilir. Enfekte kan veya kan ürünlerine maruz kalmak, damar içi uyuşturucu kullanımı sırasında paylaşılan iğnelerle veya enfekte kişinin kanının açık yaralara temasıyla gerçekleşebilir.
Anne, doğum sırasında veya doğumdan sonra bebeğine hepatit b virüsü geçirebilir. Bu nedenle, hamilelik sırasında bu hastalığı taşıyan annelerin dikkatli olmaları ve gerektiğinde önlemler almaları önemlidir. Enfekte kişinin vücut sıvıları (örneğin, tükürük, ter, idrar) temasıyla da bulaşabilir, ancak bu yol genellikle daha az yaygındır. Dikkatli sterilizasyon olmadan yapılan dövme veya vücut delme işlemleri sırasında enfekte aletlerin kullanılması sonucu bulaşma riski bulunmaktadır. Sağlık çalışanları, hastalarla temas sırasında enfekte vücut sıvılarına maruz kalabilirler. Bu nedenle sağlık çalışanlarının uygun koruyucu önlemler alması önemlidir.
Tedavi Yöntemi Nelerdir?
Hastalığın tedavisi için kullanılan temel yaklaşımlar şunlardır: Enfeksiyonu kontrol altına almak ve replikasyonunu inhibe etmek için antiviral ilaçlar kullanılabilir. En sık kullanılan ilaçlar şunlardır. Lamivudin, Entekavir, Tenofovir ve Adefovir gibi ilaçlar, virüsün DNA sentezini bozarak replikasyonunu baskılar. İnterferon, bu ilaç, bağışıklık sistemini uyararak virüsün aktivitesini bastırır. Yan etkileri nedeniyle sınırlı kullanım olmasına özen gösterilmelidir.
Enfeksiyondan korunmanın en iyi yolu hepatit b virüsü aşısıdır. Eğer kişi daha önce aşılanmadıysa veya enfekte değilse, aşılanması önerilir. Aşı, enfeksiyona karşı koruyucu antikorlar üretir. Taşıyıcılar ve kronik hastalar düzenli olarak sağlık profesyonelleri tarafından izlenmelidir. Kan testleri ve diğer tıbbi görüntüleme yöntemleriyle hastalığın seyri takip edilir. Kronik enfeksiyon ciddi karaciğer hasarına yol açarsa ve diğer tedavi yöntemleri yetersiz kalıyorsa, karaciğer nakli düşünülebilir. Tedavi, hastanın durumuna ve tıbbi geçmişine göre özelleştirilmelidir. Tedaviye başlamadan önce bir sağlık profesyoneli ile danışmak önemlidir, ayrıca, enfeksiyonu önlemek için korunma yöntemlerine dikkat etmek ve riskli davranışlardan kaçınmak da büyük önem taşır.